Yeni bir şey keşfetmenin hazzı, insanda yorgunluk duygusu bırakmıyor.
4. yüzyılda yaşamış Tao Yuanming (365-427), “Şeftali Çiçeklerinin Kaynağı” adlı bir ütopya yazmış. Şiirsel bir metin. Metnin tek bir cümlesini bile atlamak istemediğim için elimdeki üç farklı metni karşılaştırmak zorunda kaldım. Tahmin ettiğim gibi farklılıklar var, fakat Çinceden yaptığı çeviriler konusunda saygın bir isim olan Wolfgang Bauer’in çevirisini esas alacağımı şimdiden biliyorum.
Balıkçının biri büyük bir gölde avlanırken, gölün daralan bir kısmına doğru sağlı sollu çiçekler açmış şeftali ağaçlarının sıralandığını görmüş… Koya doğru yaklaştığında iri bir kayanın dibinde ancak bir insanın sığabileceği kadar bir delik keşfetmiş. Deliğe girdiğinde ise uzakta parlayan bir ışık görmüş. Işığa doğru ilerleyince deliğin bir vadiye kurulmuş büyük bir köye açıldığını görmüş.
Balıkçı yüzlerce yıldır ülkenin geri kalan kısmıyla ilişkisi kesilmiş, bağ, bahçe ve hayvancılıkla uğraşan, çalışkan, neşeli ve mutlu bir toplulukla karşılaşmış…
Tıpkı birkaç gün önce paylaştığım Lao tse’nin ütopyası gibi…
Metin uzun değil, ama yine de çevirisi birkaç saat alacak. Şu anda sadece duyurusunu yapmış olalım.
Böylece adım adım “Doğu Ütopyaları” da şekilleniyor…
Çin edebiyatında ve resim sanatında çiçek açmış şeftali ağaçlarının ayrı bir yeri ve anlamı var. Tao Yuan-ming’in şiirinden sonra Çin yazınında “şeftali çiçeklerinin kaynağı” söz kalıbı, cennet kavramıyla özdeşleşmiş. Metnin bir ilginç yönü daha var, Türk Ütopyaları’nda genişçe yer verdiğim İsmail Gaspıralı’nın “Darürrahat Müslümanları” ütopyasıyla birçok benzerliğe de sahip…
Gerisi gelecek…