Değerli okurlar,
Bu sayfada makalelerime, kitaplarıma; hakkımda basında çıkan haberlere ve katıldığım TV programlarına ulaşabileceksiniz. 1983'te Avrupa'yı trenle keşfe çıktığımda yolculuk esnasında okuduğum ütopik bir kitap (Planet des Ungehorsams) kelimenin gerçek anlamında hayatımı değiştirdi. O gün bugündür nerede, hangi çağda ve kim tarafından yazılmış olursa olsun, her ütopik eserin peşine düşerim. Ütopyalar aynı zamanda insanlık tarihinin ilk toplum ve devlet tasarılarıdır.
Bu yüzden devletlerin ortaya çıkışı, zaman içinde aldıkları biçimler ve insanlığın o ezeli özlemi olan ideal (devletsiz) toplumların bir gün gerçekleşip gerçekleşmeyeceği konusu da araştırma alanıma girer. Tabii ütopya ve devlet deyince bu iş felsefesiz de olmaz. Dolayısıyla felsefenin önemli alanlarından olan düşünce tarihi, dinler ve Aydınlanma; kapitalizm eleştirisi, bilim ve teknoloji, yaşam ve çalışma hayatı, üretim ve bölüşüm ilişkilerine yönelik eleştiriler de yazılarımın ana temalarını oluştururlar...
Dostlukla kalın.
Sinop, MÖ 4. Yüzyıl Karadeniz güney kıyısında yer alan Sinop, bir burun gibi Karadeniz’in içlerine doğru uzanarak gemilere doğal bir sığınak sunar. Kent, kuruluşu MÖ. 7. yüzyıla kadar götürülebilecek kadar…
MÖ. 336 Makedonya kralı İskender, henüz “Büyük” değildi… O henüz, onu “Büyük İskender” yapacak olan tarihsel taarruza girişmemişti. Ancak, babasından ona gerçekleştirmesi gereken bir vasiyet kalmıştı. Batı Anadolu topraklarına yerleşmiş…
İnsan denen canlı varlık, yoksunluğunu, yaşamın iki temel düzleminde, bedensel ve zihinsel (manevi) arzularında hisseder. Arzu, insanın yoksunluk durumunun bilincine varmasıdır. Biz canlı varlıkları, hayata tutunmaya iten azim de arzudan…
Lagaş, MÖ 3000’li yıllar… Lagaş, Mezopotamya’nın en güney kısmında yer alan ve kuruluşu, MÖ 3000’li yıllara kadar giden bir kent devletidir. Eskiden Basra Körfezi’nin hemen üst kısmını oluşturan coğrafya (zamanla…
Tarihte uygarlık atılımı, bir bölgede başlayıp sonra diğer bölgelere yayılmış değildir. Aynı zaman diliminde toplumlar, birkaç yerde birden, gelişmelerinin belli bir evresinde üç aşağı beş yukarı aynı hattı izleyerek uygarlık…
Tarih Sümer’de Başlar Aklınıza öyle bir coğrafya getirin ki konut inşa edecek taşı, işleyecek madeni, yakacak odunu, gemi yapacak kerestesi olmasın; üstelik üretimde kullanılacak at da olmasın fakat insanlık tarihinin…
Akademik kıskançlık, her ne kadar kesişen noktaları olsa da son yıllarda pek moda bir deyim olan mobbing değildir. Mobbing daha çok, aynı işyerinde çalışan ve eşit konumdaki insanların, birbirilerini doğrudan…
Hollanda tarihinde bir barbarlık örneği: filozof Spinoza'nın en yakın arkadaşlarından olan ve uzun süre Hollanda Cumhuriyeti'ni yöneten Johan ve Cornelis de Witt kardeşler, 1672'de hapishanenin önünde linç edilerek öldürülmüşlerdi. Linç…
Aydın kime denir?
Aydın solcu olmak zorunda mı?
AKP iktidarı bizi, müritlik, çeteleşme, uyuşturucu, şiddet, bağnazlık ve din sosuyla nasıl felakete sürüklüyor...
Platon filozof da Heidegger neden filozof değil?
Düşünceyi Özgürleştirmek: Aydın Olmanın Bedeli ve Sorumluluğu //…
Annem beni, 1960’da toplam 8 çocuklu yoksul bir ailenin 4. çocuğu olarak dünyaya getirmiş. İklimi ılıman olan Kahramanmaraş, hem doğduğum hem de çocukluğumun geçtiği güzel bir Akdeniz kentidir. 16 yaşına kadar Kahramanmaraş’ta yaşadım ve okula gittim. 13 yaşıma kadar günde üç öğün yemek yediğimi hatırlamıyorum. İlkokulda kitap alacak paramız olmadığından birçok sınıfı “kitapsız” bitirdim. Derslerde hep en önde oturur ve dersi can kulağıyla dinlerdim.
Öğretmenime, Denizlerin asılmasından dolayı üzüntülü olduğumu söylediğimde o da hüzünle bakmıştı. Sonra bu öğretmenimi solcu öğretmenlerin derneği olan TÖB-DER’de gördüğümde gidip elini öpmüştüm. Bu görüşmeden 4 yıl sonra da 1978 Aralık’ında Ali Rıza öğretmenimin, onu ziyarete gelen polis kardeşinin ve bütün ailesinin Kahramanmaraş katliamında öldürüldüğünü öğrenecektim..
